Tavuk Sütü

Markette elime aldığım sütün son kullanma tarihinin geçmiş olduğunu fark edince, durumu hemen market sahibine ilettim. Dikkatsizlikleri için özür dileyen market sahibi, tarihi geçmiş yaklaşık 8-10 kutu sütü hemen raflardan indirdi. Tarihi geçen sütleri ne yaptıklarını kendisine sorduğumda, sütlerin iadesinin olduğunu ve firmaya iade ettiklerini söyledi. Şaşırmıştım… Bozuk sütleri firmanın ne yaptığını sorunca, çikolata fabrikalarına sattıklarını öğrendim. Şaşkınlığım bir kat daha artmıştı… Çikolata firmalarının, sırf daha ucuza mâl etmek için, tarihi geçmiş süt kullanabileceği aklıma gelmezdi. Tam bunları düşünürken daha ilginç bir soru geldi aklıma… Marketteki tarihi geçen çikolataların ne yapıldığını sordum. Meğer onların da iadesi varmış… Bozuk çikolatayı iade alan firma ne yapar diye sorduğumda ise çikolataların yem firmalarına satıldığını öğrendim. Hayvan yemi üreten fabrikalarda yemin içine katılarak yemin besin değeri yükseltiliyormuş.(!)

Kafam karışmıştı… Yaylalarda taze otlarla beslenen ineklerin sütüyle, süt çiftliklerinde yapay yemlerle beslenen ineklerin sütü aynı olur mu? Doğal olmayan çiftlik sütünün tazesi bile sağlıksızken, bozulmuşu çikolataya katılırsa çikolatanın hali ne olur? Bir de o çikolatanın bozulduğu ve çiftlikteki ineğin onunla beslendiği düşünüldüğünde, yayladaki ineğin sütü “süt” ise çiftlikteki inekten sağılan şey nedir?

Birden aklıma yumurta reyonu geldi… Sanırım oradaki durum da pek iç açıcı değildi.

Elektrikle ısıtılan kuluçka makinasında 21 gün boyunca manyetik etkiye maruz kalan civciv, dünyaya geldikten kısa süre sonra aşılanarak vücuduna bir de yoğun kimyasal alır. Güneş yüzü görmeyen havasız ve rutubetli çiftlikte, suni yemle ve klorlu suyuyla beslenir.

Hareket edip kilo kaybetmemesi için konulduğu dar alanda kilo alır, daha doğrusu şişer. Tavukçuluk sektörünün büyük bir bölümü; kesilen tavukların kafasını, tüylerini, bacaklarını ve iç organlarını “rendering” işleminden geçirip yem yapar. Sonra da, tavuklara kendi artıklarından yapılan bu yemi yedirir…

Açık alanda yürüyemeyen, hormonlu yemlerle aşırı enerji yüklenen tavuğun fıtratı bozulur ve bu durum daha çok yumurtlamasını sağlar. Böyle sağlıksız bir tavuktan elde edilen yumurta ne kadar sağlıklı olabilir ve o yumurtadan kuluçka makinasında çıkacak yavru ne kadar “tavuk” olabilir? Marketten “tavuk” diye alınan şey tavuk ise, bir köy tavuğunun altında dünyaya gelip doğal yollarla büyüyen şey nedir?

Zihnimdeki deli sorulara engel olamıyordum. Sütün süt olmadığı, tavuğun tavuk sayılmadığı bir zamandayız… Daha fazla kâr etmek için her şeyin fıtratını bozan bu insanlar, acaba bir gün “tavuk sütü” de üretir mi ki? 🙂

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.