Aydın Adaklı – Eğitimci Yazar, Kişisel Gelişim Uzmanı
İlgili Yazılar
Beyne sürekli bir bilgi akışı vardır. Ancak bu bilgiler hemen kalıcı belleğe kaydedilmez. Öncelikle geçici bellekte depolanır ve bir kısmı kalıcı belleğe aktarılırken büyük bölümü kısa sürede silinir.
Geçici belleğin kapasitesi fazla değildir. Çünkü bu kısım asıl arşiv yeri değil sadece ön işlem alanıdır. Geçici belleğe bilgi akışı sürdükçe belleğin kapasitesi dolar. Yeni bilgiye yer açabilmek için eski bilgilerin silinmesi gerekir. Şayet beynin işleyişini bilerek aşağıda açıklanacağı gibi çalışırsan sana gerekecek bilgileri kalıcı belleğine kaydeder ve gerekli olduğunda da çağırırsın.
Her insanın dikkatini toplamış şekilde çalışabilme süresi farklılık gösterir. Aslında bu fark, geçici belleğin kapasitesiyle orantılıdır. Geçici belleğin dolduğunun işareti, odaklanamama sorunu olarak kendini gösterir.
Bazı durumlarda ise insan çalışmaya başladığı ilk dakikalarda bile odaklanma sorunu yaşar. Bu da aslında aynı durumdan kaynaklanır. Geçici bellek farklı düşüncelerle dolu olduğu için yeni bilgiye yer bulunamaz.
En ideal çalışma; duygu bakımından arınmış bir zihinle çalışmaya başlayıp, dikkatin dağılmaya başladığı zamana kadar ara vermeden çalışmaktır. Dikkat dağılmaya başladığında bil ki geçici bellek dolmuştur… Eğer çalışmaya devam edersen, yeni şeyler için ilk bilgilerin silinmesi gerekir. Bu yüzden yeni şeyler öğrenmek yerine o zamana kadar öğrendiklerini hızlı şekilde tekrar etmen ve tekrardan sonra bir süre hiçbir şey yapmadan (hatta mümkünse gözlerini kapatıp) bilgi akışını kesmen faydalıdır. Bu şekilde, geçici bellekteki bilgilerin kalıcı belleğe kaydedilmesi için zaman tanımış olursun.
Bir süre çalıştıktan sonra geçici belleğin dolduğunu anlayıp, mola vermek için TV, bilgisayar veya telefonla ilgilenirsen ya da biriyle muhabbete başlarsan; bilgi akışını kesmemiş olursun. Bu da geçici belleğe yeni bilgilerin akması, öncekilerin silinmeye devam etmesi demektir. Oysa bilgilerin kalıcı belleğe aktarılması için biraz zamana ihtiyaç vardır.
Uyumadan önce öğrenilen bilgiler genellikle daha iyi hatırlanır. Uzmanlar bunun sebebini uykuda unutmanın olmamasına bağlar. Doğrudur, ancak daha önemli sebebi; uykuda geçici belleğe bilgi akışının durmuş olmasıdır.
Yeni bilgi gelmediği için eskinin silinmesine gerek kalmıyor ve bilgilerin kalıcı belleğe yazılması için zaman bulunabiliyor.
Derin öğrenme yöntemini daha somut açıklayalım: Diyelim ki senin dikkatin dağılmadan maksimum çalışma süren 45 dakika olsun. Çalışmaya başlayıp 40 dakika aralıksız çalıştıktan sonra 5 dakika konu başlıklarına göz atacağın hızlı bir tekrar yap. Daha sonra ise 5 dakika kadar hiçbir şeyle ilgilenmeden bilgilerin kalıcı belleğe aktarımını sağla… Aktarım tamamlandıktan sonra istediğini yapabilirsin.
Her zaman olduğu gibi bilgileriniz çok değerli hocam. Elinize, emeğinize, yüreğinize sağlık.